15 Ağustos 2012 Çarşamba

Perinçek Görev İcabı
Bir Solcudur !!! (16)

Perinçek, Amerika ve
12 Eylül Darbecilerinin Hizmetinde

    12 Eylül’e doğru giden süreçte darbeciler yoğun bir hazırlık içindeydi. Hazırlıkları, toplumda huzursuzluğun, “anarşi ve terör”ün had safhaya çıktığı konusunda kitlelerin hemfikir olması yönündeydi. Böylece darbeciler yapacakları darbeyi kitlelerin gözünde meşrulaştırmış olacaklardı.
        Bu doğrultuda Perinçek’in darbecilere  katkıları, hizmeti nelerdi?
        Perinçek “sol”u gözden düşürmek için “anarşi ve terörün kaynağı” olarak gösteriyordu. Ona göre MHP ve “sol” “anarşinin kaynağı” idi. Bu fikri empoze etmek için Aydınlık gazetesinde “Bilinmeyen Sol” başlığı altında ihbarcı kontra dizi yazılar yayınladı.
       Demirel’in danışmanı da olan bugünün Cumhuriyet gazetesi yazarı, o günlerin ise devlet yanlısı Hürriyet gazetesinin gözde ismi Cüneyt Arcayürek ve Öymen ailesinden gazeteci Örsan Öymen ve Demirel'in sağ kolu Hüsamettin Cindoruk'un  katıldığı Ergenekoncu ve Oda Tv sanığı ve de “karanlık işler kalem müdürü” Doğan Yurdakul’un yönettiği  “Anarşinin Kaynağı” isimli açık oturumlar düzenlendi.
        Cunta başı Kenan Evren TIME dergisi muhabiri ile yaptığı röportajda darbenin gerekçesini şöyle açıklıyordu:
        TIME muhabiri Wilton  Wynn ‘ın Mayıs 1981 tarihindeki röportajında sorusu şöyleydi:
    “Türk Silahlı Kuvvetlerinin 12 Eylül’de yapmış oldukları müdahale neden gerekliydi?”
        Kenan Evren’in cevabı: “Bir ülke düşünün ki halkı yarınından emin olmasın, herkes ‘nereye doğru gidiyoruz?’ diye sorsun.”
        Perinçek de aynı temaları işliyor, durumun vehametinden dolayı “Milli Birlik Hükümeti” öneriyordu.
        Öte yandan Perinçek ve Kenan Evren Amerikancı yüzlerini şöyle gösteriyordu.
       “Eğer sol devletin kadrolarını ele geçirseydi, hiç şüphe yok ki Türkiye NATO’dan çıkartılacak ve başka bir yere bakacaktı. NATO’dan çıkmak solcuların çok açık bir niyeti idi ve pek çok yıldır bu emeli beslemekteydiler. Türkiye’de terörizmi kontrol altına almakla bir NATO amacına hizmet etmekte olduğumuzu rahatlıkla söyleyebilirim.” YANKI dergisi, 22-28 Haziran 1981
        Aynı şekilde ABD Ankara Büyükelçisi Robert Commer, Yankı’nın 22-28 Haziran 1981 tarihli sayısında soruları yanıtlarken “Generallerin böylece Türk demokrasisini kurtardıklarına inanıyorum. İlk adımda iki konuda başarılı olduklarını görüyorum. Bunlardan birincisi tedhiş, diğeri ekonomi… Terörü durdurup, siyasi istikrarı sağladılar. 12 Eylül’den önceki koşullar içinde askerler daha önce iki defa yaptıkları gibi müdahale ettiler. Generaller bu müdahaleleriyle ülkeyi anarşiden kurtardılar.” diyordu.
        Bunlara ilaveten yeni-komprador burjuvazinin başı Vehbi Koç da “anarşi, bölücülük” teraneleri okumaktadır. Şöyle ki: “Bu durumda; anarşi, bölücülük ve kaçakçılıkla ilgili kanunlar, öncelikle ele alınmalıdır. Yakalanan anarşistlerin ve suçluların mahkemeleri uzatılmamalı ve cezaları süratle verilmelidir…” Vehbi Koç’un Kenan Evren’e yazdığı 3 Ekim 1980 tarihli mektubundan.
      Aşağıdaki  satırlar da  Perinçek’e aittir. Ve görülmektedir ki, Perinçek ile Kenan Evren, ABD büyükelçisi Commer ve yeni-komprador burjuvazinin başı Vehbi Koç aynı çizginin adamıdır.
       Perinçek’in darbe öncesi neler söylediklerine bakalım.
      “ABD bütün dünyada olduğu gibi Türkiye’de de darbeler düzenleyecek, durumunu pekiştirecek ve faşist diktatörlükler tezgahlayacak gücü yitirmektedir. ABD insiyatifi kaybetmiştir, olaylar yaratacak güçten yoksundur, daha çok rakip süper devletin yarattığı olaylar karşısında tavır belirlemek durumundadır.” Doğu  Perinçek, Türkiye Devriminin Yolu, Aydınlık Yayınları, İkinci Baskı, Mayıs 1979, s.41
        “Bugün Türkiye ordusu, ABD emperyalizminin emrinde değildir ve ABD’nin Orta Doğu’daki  jandarma gücü niteliğini taşımıyor. ABD ile Türkiye arasında son dört-beş yıl içinde yapılan askeri anlaşmalarda ilişkiler eskiye göre daha eşit ve daha bağımsız bir şekilde düzenlenmiştir.” Doğu Perinçek, Türkiye Devriminin Yolu, Aydınlık Yayınları, İkinci Baskı, Mayıs 1979, s.42
        “Bugün Türkiye’nin can alıcı sorunu, milli savunmayı güçlendirmek ve saldırgana (Rusya) ya karşı direnmeye hazır olmaktır.
        “NATO Bakanlar Konseyi İlkbahar toplantısı bugün Ankara’da başlayacaktır. Kimi çevreler ülkemizin ABD’nin ileri karakolu, olmak tehlikesi ile karşı karşıya bulunduğunu ileri sürmektedir. Bu yöndeki propaganda aslında yurdumuza yönelen gerçek tehdidi gizlemeye hizmet etmektedir.” Türkiye Gerçeği, (Türkiye İşçi Köylü Partisi merkez yayın organıdır.) Ağustos 1980, sayı. 18, s.1-2
        Yukarıdaki satırlardan da anlaşılacağı üzere Perinçek, Kenan Evren’in darbeyi gizlemek amacıyla ABD için “darbeler düzenleyecek güçte değildir” diyor. Türkiye için ABD’nin Ortadoğu’daki jandarma gücü niteliğini taşımadığını söylüyor. Ve o günün can alıcı sorununun Rusya’ya karşı direnmeye hazır olmak olduğunu söylüyor. Gerçek tehdidin ABD değil Rusya olduğu yalanını yayıyor. Böylece hazırlanan darbeyi gözlerden gizliyor. Ve sol güçlerin darbeye hazırlıksız yakalanması için gerekli söylemi oluşturuyor.

       Anlaşılan o ki, Perinçek’in darbe öncesi görevi 1) Sol güçleri, terörist, anarşist, bölücü olarak göstermek ve kitle bağlarını koparmak. 2) Tezgahlanan darbeyi gözlerden gizlemek amacıyla ABD’yi darbe tezgahlayacak güçten yoksun göstermek. 3) Esas tehlike, esas saldırgan olarak Rusya’yı göstererek darbecilerin faaliyetini gizlemek. 4) Anarşi, terör yaygarası kopararak darbeyi kitlelerin gözünde meşru kılmak.
        Bugünden düne baktığımızda 12 Eylül darbesi öncesinde Perinçek’in kelimenin tam anlamıyla “derin devlet” çizgisi izlediğini görüyoruz. Bu faaliyetini gizlemek için Çin Komünist Partisi’nin Üç Dünya Teorisi'ni savunuyor izlenimini veriyordu. Üç Dünya Teorisi'ne göre dünya halklarının baş düşmanları ABD ve Rusya’dır. Bunu 1974 -1978 arası Perinçek de söylüyor, gazete ve dergilerinde yazıyor. Ancak 1978 itibarıyla derin devletin darbe tezgahlama planları devreye sokulur sokulmaz Perinçek, Üç Dünya Teorisi’ndeki baş düşman anlayışını tahrife yöneliyor. ABD emperyalizmini baş düşman olmaktan çıkarıyor. Onu güçten düşmüş gösteriyor. Hatta Türkiye üzerinde eskisi gibi etkisi olmadığı yalanını yayıyor. Darbe yaklaştıkça Perinçek’in Amerikancılığı ve darbe yanlısı tavrı da artıyor, faşist general Kenan Evren’in darbe tezgahında başarılı olmasında Perinçek’in payı asla unutulmamalıdır.
                             *** --- ***